loading.gif
mobile-banner-bg

“Eğitim kurumlarımızı çağın ihtiyaçlarını karşılayan modern ve güçlü bir yapıya kavuşturduk”

...
20 Haziran 2025 - Cuma

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye Eğitim Teknolojileri Zirvesi’nde yaptığı konuşmada, “Göreve geldiğimiz ilk günden itibaren eğitime ayrı bir sayfa açtık. Fiziki ve teknik imkânlardan sınıf mevcutlarına, eğitim kurumlarımızı çağın ihtiyaçlarını karşılayan modern ve güçlü bir yapıya kavuşturduk” dedi.

Bu yıl altıncısı düzenlenen zirvede bulunduğu için memnuniyetini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, geleneksel hâle gelen zirveyi bu sene de başarıyla tertip eden Millî Eğitim Bakanlığını, Millî Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'i ve ekibini tebrik ederken organizasyonun paydaşlarına da teşekkür etti.

Türkiye'den ve dünyanın farklı ülkelerinden programa iştirak eden misafirlere, "Göz bebeğimiz İstanbul'a hoş geldiniz" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, gerek akademide gerekse teknoloji ve iş dünyasında başarılarıyla öne çıkan isimlerin programa katkılarından dolayı teşekkürlerini iletti.

Yapay zekâ ve inovasyonun eğitimdeki rolünün tüm yönleriyle ele alınacağı zirvenin hayırlı olmasını dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bugün aynı zamanda 2024-2025 eğitim öğretim yılını da nihayete erdirmiş bulunuyoruz. Bu vesileyle ülkemizin dört bir yanında karne heyecanı yaşayan tüm evlatlarımızın tek tek gözlerinden öpüyor, her bir yavrumuza Rabb'imden üstün muvaffakiyetler niyaz ediyorum. Türkiye'nin yarınlarını şekillendirecek Türkiye Yüzyılı tasavvurumuzu her veçhesiyle hayata geçirecek bu evlatlarımızın kıymetli ailelerine, Edirne'den Iğdır'a 81 ilimizin tamamında, köylerimizde, ilçe ve şehir merkezlerimizde fedakârca görev yapan tüm öğretmenlerimize, kar, yağmur demeden, mesai mefhumu gözetmeden özveriyle çalışan maarif ordumuzun bütün neferlerine en içten şükranlarımı sunuyorum" diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, öğretmenlik mesleğini icra ederken şehit düşen Aybüke Yalçın, Necmettin Yılmaz ve aynı kutlu ideal uğrunda canlarını feda eden tüm şehit öğretmenleri rahmetle, minnetle yâd etti.

Üzerinde emeği olan ve hayatını kaybetmiş tüm hocalarına Cenabıallah'tan rahmet, hayatta olanlara sıhhatli ömür dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu hafta cumartesi ve pazar günü Yükseköğretim Kurumları Sınavı'na girecek tüm öğrencilere Allah'tan zihin açıklığı diledi.

“ÇAĞA AYAK UYDURAMAYAN EĞİTİM SİSTEMLERİ BAŞARISIZ OLMAYA MAHKÛMDUR”

Teknolojinin hayatın her alanına derinlemesine nüfuz ettiği bir dönemi hep birlikte yaşadıklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları ifade etti: "Dijital teknolojiler, büyük veri, yapay zekâ ve kuantum bilişimi gibi nice yenilik, bugünün dünyasında ekonomiden ulaşıma, savunmadan diplomasiye, tarımdan ticarete her sahada güçlü bir varlık gösteriyor. Bilgiye erişim geçmişte hiç olmadığı kadar kolaylaşırken, bilgiyi işleme, analiz etme ve kullanma süreçleri de aynı ölçüde hızlanmış durumda. Türkiye olarak bu baş döndürücü değişime en hızlı uyum sağlayan hatta çoğu alanda öncülük eden ülkelerden biriyiz. Gerek savunma sanayiinde son 23 yılda elde ettiğimiz tarihî başarılar gerekse eğitim teknolojilerinde yaptığımız devrim niteliğindeki hamleler, bu hakikatin en güçlü göstergelerini teşkil ediyor. Burada şu hususun altını özellikle çizmek arzusundayım. Bir ülke için eğitim, yalnızca fiziki şartları ve teknolojik boyutuyla değil fikri altyapısıyla da en hayati sahalardan biridir. Müfredatından eğitimci kadrosuna, imkân ve kabiliyetleri itibarıyla çağa ayak uyduramayan eğitim sistemleri başarısız olmaya mahkûmdur."

“MÜFREDATI YENİLEDİK, EĞİTİME ERİŞİM İMKÂNLARINI GÜÇLENDİRDİK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, kökleri ve tarihiyle bağlarını koparmış, ilmi ve fikri müktesebatına sırt çevirmiş, istikbalini yabancıların ve yabancı ideolojilerin insafına bırakmış eğitim anlayışının sonunun hüsran olacağını söyledi.

Merhum münevver Samiha Ayverdi'nin "Memleketin dert ve davalarına başını eğmiş her vatandaşın bilmesi gereken bir gerçek vardır. O da bir ölüm kalım meselesi olarak ele alınması gereken hususun eğitim ve öğretim politikamız olduğu hakikatidir" tespitini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: "Bu tespitlerin ne kadar doğru olduğunu her geçen gün daha iyi anlıyoruz. Biz de bu hakikatler ışığında göreve geldiğimiz ilk günden itibaren eğitime ayrı bir sayfa açtık. Katsayı uygulaması ve başörtüsü yasakları gibi haksızlıklara son verdik. Fiziki ve teknik imkânlardan sınıf mevcutlarına, eğitim kurumlarımızı çağın ihtiyaçlarına karşılayan modern ve güçlü bir yapıya kavuşturduk. Müfredatı yeniledik, eğitime erişim imkânlarını güçlendirdik. Teknolojik altyapıyı önemli ölçüde iyileştirdik. İnsan ve bilgi odaklı kültür ve medeniyet değerlerimize dayalı millî ve manevi hasletlerimizle barışık bir eğitim sistemini yeni baştan inşa ettik. Bu sistemin en kritik bileşenlerinden biri de 2011'de başlattığımız ve Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli'yle çok daha ileri bir seviyeye taşıdığımız Fatih projesi oldu."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, dijital teknolojileri her sınıfa ulaştırmak ve okullarda teknolojinin kullanımını yaygınlaştırmak üzere hayata geçirilen bu proje kapsamında şimdiye kadar 21 bin 576 okulun ağ altyapısının kurulumunun tamamlandığını, çok kısa bir süre içinde 8 bin 200 okulun daha ağ altyapısını kurup, bu okullara yüksek hızlı internet hizmetini sunacaklarını kaydetti.

Ayrıca 13 bin 800 okula yüksek hızlı ve güvenli fiber internet erişimi sağladıklarını, bu hizmeti 18 bin okula daha ulaştırmak için çalışmaları sürdürdüklerini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, 27 bin 962 okulu kablolu internet, 4 bin 382 okulu mobil internet, kırsalda bulunan bin 40 okulu ise uydu üzerinden internetle buluşturduklarını anlattı.

“TOPLAM 626 BİN 441 ETKİLEŞİMLİ TAHTAYI SINIFLARIMIZA YERLEŞTİRDİK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, böylelikle tüm okullara etkin şekilde internet hizmeti kurduklarına dikkati çekerek, "Öğrencilerimizin modern, katılımcı ve zengin bir öğrenme ortamından istifade edebilmesi için 51 bin 758'i son 2 yılda olmak üzere toplam 626 bin 441 etkileşimli tahtayı sınıflarımıza yerleştirdik. Bu sayıyla Türkiye'yi neredeyse tüm dersliklerinde etkileşimli tahta kurulumunu tamamlamış ilk ve tek ülke konumuna getirdik. Öğrencilerimizin bilişim teknolojileri okuryazarlıklarını ve yetkinliklerini geliştirmek için okullarımızda bilişim teknolojileri sınıfları tesis ettik. Kullanım ömrü sona eren bin 980 bilişim teknolojileri sınıfımızı güncelliyoruz" diye konuştu.

Son teknoloji ürünü tam donanımlı bin 500 yeni sınıflar kurarak, 3 bin 480 sınıfla dijital eğitim altyapısını güçlendireceklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, içinde dizüstü ve masaüstü bilgisayarlar, yerli robotik kodlama kitleri, üç boyutlu yazıcılar ve etkileşimli tahtaların yer aldığı bu sınıfların yanı sıra 503 yenilikçi sınıfı da okullara bu sene itibariyle kazandırdıklarını bildirdi.

“EĞİTİM TEKNOLOJİLERİ EKOSİSTEMİMİZİ HER GEÇEN GÜN GÜÇLENDİRİYORUZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, eğitim ve bilişim ağıyla öğrenci ve öğretmenlere dijital eğitimde güçlü şekilde destek olduklarını dile getirerek, "İhtiva ettiği 3 bin 169 ders, 77 bin 14 içerik, 3 bin 407 kitap ve 85 bin 764 soruyla EBA öğrenci ve hocalarımızı başucu kaynaklarından biri hâline geldi. Çalışmaları süren EBA Akademi ile öğrencilerimiz müfredattan bağımsız kişisel gelişimlerini destekleyen çeşitli alanlarda eğitim alabilecek. Yine bireysel öğrenme platformumuz MEBİ'yle öğrencilerimizin akademik gelişimlerine katkı veriyor, her öğrencinin gelişimini bireysel düzeyde takip ediyoruz" ifadelerini kullandı.

Öğretmen bilişim ağıyla öğretmen ve idarecilerin yenilikçi eğitim yaklaşımlarını desteklediklerini ve teknolojik eğitim metotlarını çeşitlendirdiklerinin altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Öğretmenlerimizin farklı ülkelerden meslektaşlarıyla bilgi ve tecrübe paylaşımında bulunduğu TEA Platformu, yurt içi ve yurt dışındaki vatandaşlarımızın pek çok eğitimden istifade ettikleri Halk Eğitim Merkezleri Bilişim Ağı Platformu, yeni eğitim-öğretim yılından itibaren kullanıma açacağımız yabancı dil öğrenme platformu, geleceğin bilim insanlarını ve mühendislerini yetiştirmek üzere uygulamaya aldığımız robotik kodlama platformu ve daha pek çok hizmetle eğitim çalışmalarımıza yeni teknolojileri kazandırmaya devam ediyoruz” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yapay zekânın eğitimde büyük fırsatlar sunacağının, önemli paradigma değişimlerine yol açacağının farkında olduklarını dile getirerek, "Çalışmalarımızı bu gerçeği dikkate alarak çok yönlü bir şekilde sürdürüyoruz. Eğitimde Yapay Zekâ Politika Belgesi'ni hazırlayarak geçen hafta kamuoyumuzla ve eğitim camiamızla paylaştık. Ortaokul ve lise müfredatına entegre ettiğimiz seçmeli yapay zekâ derslerimizle teknoloji üreten, çözüm geliştiren ve sorgulayan genç bireyler yetiştirmeyi hedefliyoruz" değerlendirmesini yaptı.

FEYZA ve HİSAR projeleriyle üniversiteye hazırlık, mesleki gelişim ve çok dilli öğrenme gibi alanlarda yapay zekâ destekli çözümler ürettiklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: "Öğretmenlerimizin günlük öğretim faaliyetlerinde kullanabileceği yapay zekâ destekli yardımcı asistan uygulamamızın çalışmalarına başladık. Eğitim teknolojileri ekosistemimizi her geçen gün büyütüyor, güçlendiriyoruz. Bin 280 firmayı kapsayan eğitim teknolojileri sektörümüz ile Bakanlığımız arasında yeni iş birlikleri geliştiriyoruz. Bu projelerle önümüzdeki 5 yıl içinde 100'ü aşkın yeni girişimciye önemli destekler sunacağız. Bakanlığımız ve TÜBİTAK arasında yapılacak iş birliğiyle 100'ün üzerinde yerli girişimi küresel düzeyde rekabet edebilecek seviyeye taşıyacağız. Bölgemizdeki son hadiseler bize veri güvenliğinin önemini tekrar hatırlattı. Yabancı menşeli mesajlaşma uygulamalarının yol açtığı güvenlik zafiyetlerini gazetelerde okuyoruz. Veri güvenliğimizin güçlendirilmesi amacıyla BİP ile Bakanlığımız arasındaki iş birliğimizi artırıyoruz. Gerek öğrencilerimizin birbiriyle iletişimi, gerekse veli öğretmen arasındaki iletişimin BiP uygulamasıyla yapılmasını teşvik edeceğiz."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin, eğitimde teknolojik altyapı sağlama çalışmaları bakımından OECD ülkeleri arasında üst sıralarda yer aldığını belirtti.

“İNSANLIK OLARAK KENDİMİZİ BİR DİJİTAL KUŞATMAYLA KARŞI KARŞIYA HİSSEDİYORUZ”

Sadece bugünün değil, geleceğin de ihtiyaçlarını gözeten Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli'yle, her alanda yetkin, donanımlı, öz güvenli ve erdemli gençler yetiştirmeye bundan sonra da devam edileceğini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Eğitimin yanı sıra her alanda yapay zekâ kullanımının artmasının çeşitli sorunları da beraberinde getirdiğini inkâr edemeyiz. Araştırmayı, bilgiye ulaşmayı ve yorumlamayı oldukça kolaylaştıran bu imkân, maalesef tembelliği, hazırcılığı ve intihal olaylarını da özendirmektedir" diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, temel eğitimden akademiye kadar birçok seviyede yapay zekâ ürünü araştırma, ödev, makale ve tez yazımının giderek yaygınlaştığını vurgulayarak "Yapay zekâ uygulamaları iş yükümüzü azaltan bir araç olmaktan çıkıp, kişiyi hazıra konmaya alıştırıyorsa bu bir müddet sonra bağımlılığa sebep olacaktır. Bunun tüm insanlık için çok büyük bir risk teşkil ettiğine inanıyorum" değerlendirmesini yaptı.

Sosyal medyanın ve dijitalleşmenin; geleneği, değerleri, fıtratı tahrip etmeden var olması ve hayata değer katmasının en büyük arzuları olduğunu aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: "Dijitalleşmenin ışık hızıyla yayılmasıyla birlikte insanlık olarak kendimizi bir dijital kuşatmayla karşı karşıya hissediyoruz. Doğayla, tabiatla, hayatın olağan halleriyle kurulabilen organik ilişkilerin yerini, internetin ve dijitalleşmenin yeni ürünleri ve yeni araçları alıyor. Bunun bir sonucu olarak dijital zorbalık ve linç kültürü, çocuk, genç, yetişkin demeden herkesi tehdit ediyor, ürkütüyor."

“GELECEĞİMİZİN GÜVENCESİ OLAN EVLATLARIMIZI DİJİTAL DEREBEYLERİN İNSAFINA TERK EDEMEYİZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, dijital mecralar üzerinden yapılan hakaret, tehdit, iftira, dışlama, küçük düşürme gibi saldırgan davranışların, çocukların ruh sağlığını ciddi manada tehlikeye attığını kaydederek, "Travmalar, kaygı bozuklukları ve hatta Allah korusun intihar vakaları, dijital zorbalık ve linç kültürünün nasıl bir belaya dönüşebileceğini göstermektedir. Çocuklarımız başta olmak üzere, herkesin en büyük korkularından biri hâline gelen dijital zorbalığın engellenmesi de önceliklerimiz arasında olmalıdır. Teknolojinin eğitimde kullanımını teşvik ederken, geleceğimizin güvencesi olan evlatlarımızı dijital derebeylerin insafına terk edemeyiz" ifadelerini kullandı.

Özgürlüğün başıbozukluk, kural, kanun ve değer tanımazlık olmadığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, aylık ciroları birçok devletin yıllık bütçesinden fazla olan küresel teknoloji şirketlerinin, sosyal medya mecralarının, dijital platformların özgürlük bahanesiyle hayatın her alanını işgal etmelerine seyirci kalamayacaklarını vurguladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Dijital platformların vatandaşlarımızı, gençlerimizi, çocuklarımızı birer pazar malzemesi olarak görmesine müsaade edemeyiz. Herkes gibi bu şirketler ve platformlar da sorumlu davranmak, sadece kar maksimizasyonuyla değil mesuliyet bilinciyle hareket etmek zorundadır. Türkiye olarak bu konudaki kararlı ve tavizsiz duruşumuzu sürdüreceğiz" dedi.