Cumhurbaşkanımız Erdoğan, TRT Canlı Yayında Gündemi Değerlendirdi
TRT-1, TRT Haber, TRT World, TRT Türk, TRT Avaz, TRT Kürdi, TRT Arabi, TRT Radyo-1 ve TRT Radyo Haber ortak yayınına konuk olan Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, Çankaya Köşkü’nde gerçekleştirilen canlı yayında Türkiye ve dünya gündemine dair gelişmeleri değerlendirdi.
Cumhurbaşkanımız Erdoğan, TRT ortak yayınında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu, soruları yanıtladı.
"Türkiye Yüzyılı söyleminden ne anlamalıyız? Temalar ne olacak?" sorusuna Erdoğan, "Bugüne kadar hep eserlerimizle, hizmetlerimizle sürekli bir gayretin içindeyiz. Ziya Paşa'nın çok güzel bir beyti var, 'Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz, şahsın görünür rütbe-i aklı eserinde?' Yani bir partinin, bir adayın ayinesi iştir, kampanyaya bakılmaz." yanıtını verdi.
"Siz eserlerinizle, hizmetlerinizle halkınızın karşısında değilseniz, halkınız da zaten size değer vermez." diyen Erdoğan, yaptıklarını 20 yıldır halkın çok açık, net eser olarak gördüğünü söyledi.
Halkın, Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nü, Marmaray'ı, Avrasya Tüneli'ni gördüğünü belirten Cumhurbaşkanımız Erdoğan, şunları kaydetti:
"Bunlar, benim halkımın hayali olarak gördüğü veya tasavvur ettiği şeyler değildi. Yani düşünün, boğazın altından raylı sistem geçirecek. Bunları, benim halkım bugüne kadar yaşamadı, görmedi. Boğazın altından Avrasya Tüneli geçecek, bunları görmüş değildi. Ama bunları bizimle yaşadı, gördü. Öbür taraftan rahmetli Demirel'in köprü, rahmetli Turgut Bey'in köprü... Üçüncüsü de bize nasip oldu, o da Yavuz Sultan Selim Köprüsü. Bunları bile yaptırmamak için geldiler, gösteriler yaptılar, önünü kesmek için ellerinden geleni yaptılar. Ama muvaffak olamadılar çünkü biz dedik ki, 'Biz Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nü de yapacağız, hatta raylı olarak yapacağız.' İnşallah o raylı sistemle ilgili çalışmalarımız da devam ediyor. Ama bunlara kalsa, bunlar onu da engellemek için ellerinden geleni yapar."
Türkiye Yüzyılı'nın bir vizyon meselesi olduğunu, bu vizyonla bugüne kadar yaptıklarının üzerine çıkarak çok daha ileri adımlar atacaklarını dile getiren Cumhurbaşkanımız Erdoğan, "Varsın birileri masa başında kurgulanmış kampanyalarla göz boyamaya çalışsın. Biz milletimizle beraber yoğurduğumuz Türkiye Yüzyılı vizyonuyla yeni zaferlere başarılarla ulaşacağız." diye konuştu.
"20 YILDA GÜÇLÜ BİR TÜRKİYE KURDUK"
Mesajlarının net olduğunu anlatan Cumhurbaşkanımız Erdoğan, 20 yıl boyunca büyük badireler atlatarak fevkalade başarılara imza attıklarını vurguladı.
Yaptıkları devasa altyapı yatırımlarıyla Türkiye'yi küresel bir güç olmaya hazırladıklarının altını çizen Cumhurbaşkanımız Erdoğan, "Çünkü bu millete bu yaraşır. Ve bu millet bunu yapar mı? Yapar. Türkiye Yüzyılı, Türkiye'nin son dönemde elde ettiği güç ve birikimle dünyanın en önde gelen ülkelerinden biri olacağı dönemin adıdır." ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanımız Erdoğan, Türkiye Yüzyılı'nın, 20 yıldır yaptıkları yatırımların artık doğrudan vatandaşın refahına, imkanlarının çok daha hızlı artmasına yarayacak bir dönem olduğuna işaret ederek, "20 yılda biz, büyük ve güçlü bir Türkiye'yi kurduk. Şimdi bu Türkiye'nin imkanlarını vatandaşlarımızın daha fazla istifadesine sunma zamanı. İnanıyorum kim milletim yine 'AK Parti' diyecek, yine 'Cumhur İttifakı' diyecek." şeklinde konuştu.
"Bugünkü grup toplantısında 'muhalefetin, sizin bazı söylemlerinizi kullanmaya başlamasını' değerlendirdiniz. Buna dair bir açıklama yapmak ister misiniz?" sorusuna Erdoğan, "Çok açık, net, bunlarda utanma diye bir şey yok. Kalleşçe astıkları Menderes'in şimdi de sloganını çalıyorlar. Bunun adı hırsızlıktır, devasa... Kendileri ile çelişmek muhalefetin her zamanki hali. Bunların istismar etmediği ne kaldı? Herkesi kör, alemi sersem sarıyorlar." cevabını verdi.
"BİNALARA SLOGAN ASMAKLA OLMAZ"
Adnan Menderes'in partisinin "Yeter söz milletindir." çıkışını, CHP'nin tek parti faşizmine karşı yaptığını ifade eden Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu slogan, CHP'ye isyanın bir nişanesidir. Bu söz, millet iradesini sembolize ediyor. Millet iradesine sahip çıkanlar ancak bu sözü kullanma hakkına sahip olabilir, CHP değil. Bugün millet iradesine sahip çıkan kimdir? AK Parti'dir, Cumhur İttifakı'dır. Şimdi bunlar bu slogana dahi çökmeye çalışıyorlar. Kalkmışlar binalarına bu sloganı asıyorlar. Binalara slogan asmakla olmaz. Önce gerçekten milli iradeye saygılı olmayı öğrenin. Bunların gayesi, gayreti ülke ve millet değil. Bunlar bir defa milli değil, gayri milli. Milli olmayan 'Yeter, söz milletindir.' diyebilir mi? Diyemez. Oraya pankartı asabilirsin, benim milletim sana inanmaz ki. Çünkü siz, milli değilsiniz, gayri millisiniz. Ve bu millete hep ihanet ettiniz. 'Yeter, söz milletindir.' diyen Menderes'i ipe götürdünüz, idam ettiniz. Ve bunun sorumlusu sizsiniz. Bunlar milletin gönlüne girmenin değil, şimdi de yeni bir şey öğrendiler, Batı'dan aferin almanın peşindeler. 'Batı bile bize aferin diyecek.' diyor. Allah Allah, nasıl bir iş bu? Biz de CHP zihniyetine bugün 'Yeter, söz milletindir.' diyoruz ama hizmet söz konusu olduğunda, eser söz konusu olduğunda 'yetmez' diyoruz."
"BÖYLE BİR ADAY MODELİ, BU MİLLETE HAKARETTİR"
"Seçim yaklaşırken muhalefetin adayı belirlenmiş değil. Altılı masa toplantıları hala devam ediyor. Bu süreçte 55 ikili görüşme yapıldı, 11 kez altılı masa etrafında toplanıldı. Bu tablo size neyi anlatıyor? Bir de cumhurbaşkanının tek başına yetkili olmayacağı, bir sözleşmeyle bağlanacağı, sözleşmeye uyulmazsa kriz çıkabileceği, bir ya da daha fazla cumhurbaşkanı yardımcısının cumhurbaşkanının yetkilerini kullanabileceği yönünde bir söylem var. Böylesi bir sözleşmeyle bağlanmış cumhurbaşkanı, ülkeyi nasıl yönetebilir?" sorusuna Cumhurbaşkanımız Erdoğan, "Gelin biz bunlara, altı değil de yedili masa diyelim. Altı deyince eksik oluyor. Nerede malum parti? O da masanın altında." yanıtını verdi.
"Biz, aslında seçim tarihini açıklayarak, bir anlamda yedili masadakilerin rahatını bozduk." diyen Cumhurbaşkanımız Erdoğan, şunları kaydetti:
"Kendilerince kapalı kapılar arkasında toplanıp toplanıp bunlar dağılıyordu. Seçim tarihi vermesek, bunların aday çıkaracakları da yoktu. Bırakalım adayı, aday açıklama tarihlerinde bile bir belirsizlik, tutarsızlık var. Biri '13 Şubat'ta açıklayacağız.' diyor, diğeri 'O tarihte açıklamak gibi bir planımız yok.' diyor. Masadakilerin hiçbiri bir diğerini tekin bulmuyor, güvenmiyor. Siz, birbirinize güvenmiyorken, millet size nasıl güvensin? Aslında onlar için adaylarının kim olduğu da önemli değil. Onlar, ipleri altısının hatta HDP'yi de sayarsak yedisinin elinde bir kukla koymaya çalışıyorlar. Böyle bir aday modeli, bu millete hakarettir. Bir de 'Aman yıpranır.' diye adaylarını açıklamıyorlarmış. Bu nasıl iş? Yani siz, adayın yıpranacağından korktukları için aday bile açıklayamazken, biz 22 yıldır 2023'e, Türkiye Yüzyılı'na hazırlanıyoruz. Bizim böyle yıpranmak vesaire diye bir şey yok. Niye? Bu yola çıkan, tabii ki yıpranacak. Hizmet, yıpratır ama yeter ki sizin 'Aşk ile koşan yorulmaz.' anlayışınız olsun."
"BU TARTIŞMALARI GEREKSİZ BULUYORUM"
Cumhurbaşkanımız Erdoğan, aşkla koştuklarını, yorulmadıklarını ve yıpranmadıklarını dile getirdi.
"Muhalefet, 'Anayasa'nın 101'inci maddesine göre Erdoğan 3'üncü kez cumhurbaşkanı adayı olamaz.' diyor. Bu konuda ne dersiniz?" sorusunu Erdoğan, şu sözlerle yanıtladı:
"Bunların hiçbirinin Anayasa'nın 101'inde veya diğer maddelerinde falan bir yeri yok. Biz bugüne kadar bu adımları atarken bunların aklı neredeydi? Biz Cumhurbaşkanı seçildik, bunların aklı neredeydi? O zamanlar bunu hiç konuşmadılar dikkat edin. Ama şimdi konuşuyorlar. Niye? Çünkü çıkaracakları bir cumhurbaşkanı adayının seçilme şansı olmadığını görüyorlar. Bundan dolayı rahatsızlar. Milletimiz bizi, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin ilk Cumhurbaşkanı yaptı. Biz böylece ilk dönemi tamamlamış olacağız. Dolayısıyla yeniden adaylık önünde hiçbir engel bulunmuyor. Hukuka da Anayasa'ya da uygun. Bu tartışmaları gereksiz buluyorum. Bunlar, sandıktan ümidini kesenlerin başvurduğu suyu bulandırma çabalarıdır. Birçok anayasacı da bunlarla ilgili açıklamaları zaten yaptı. Milletimiz bizi inşallah tekrar aday da yapacak, Cumhurbaşkanı da seçecek."